27 Nisan 2013 Cumartesi

YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ

Aynı işverene bağlı olarak en az 1 yıllık çalışma süresini dolduran işçinin 14 günlük yıllık ücretli izin hakkı bulunmaktadır. Söz konusu izin, iznin hakedilmesinden sonraki çalışma yılı içinde kullanılabilir. Yıllık ücretli izin sürelerine ilişkin düzenleme kapsamında çalışma süresi;
  • 1 ile 5 yıl arasında olanlara (5 yıl dahil) 14 gün ( her yıl için),
  • 6 ile 14 yıl arasında olanlara 20 gün,
  • 15 yıl veya daha fazla olanlara 26 gün yıllık ücretli izin verilmektedir.
Bununla birlikte, 18 ve daha küçük yaştakilerle, 50 ve daha büyük yaştakilere verilecek yıllık ücretli
izin süresi 20 günden az olamaz.

Eğer personel hakettiği yıllık izinleri iş programındaki yoğunluktan dolayı kullanamaz ise, hakettiği yıllık izinlerin toplamını ücret olarak ödemek gerekir.

16 Nisan 2013 Salı

SGK İŞÇİ GİRİŞİNİ YAPMAMANIN CEZALARI

 
5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNA GÖRE SGK İŞÇİ GİRİŞİNİ YAPMAYANA UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI;

- Sigortalı işe giriş bildirgesi ile genel sağlık sigortası giriş bildirgesinin yasal süre içerisinde verilmemesi, yasal süre içinde verilmekle birlikte Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun verilmemesi, internet - elektronik veya benzeri ortamda gönderilmesi zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda gönderilmemesi halinde her bir bildirge için aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır.
Örneğin; 2013 yılı için, 1 ay bildirmeme cezası 978,60 TL; 3 ay cezası 2.935,80 TL

- Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmediğinin mahkeme kararından, denetim elemanlarının tespitlerinden, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar
hakkında her bir bildirge için asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır.

- İşyeri esas alınmak suretiyle sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmediğine ilişkin yukarıdaki tespitin ardından, bir yıl içinde yukarıda sayılan (102-a/2) durumlardan biriyle tekrar bildirge verilmediğinin anlaşılması halinde, bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında bu defa her bir bildirge için asgari ücretin beş katı tutarında idari para cezası uygulanır.

- Mahkeme kararına, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, sigortalı işe giriş bildirgesi ile genel sağlık sigortası giriş bildirgesinin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliğinden 30 gün içinde verilmesi ve söz konusu cezaların ilgililerce, yapılacak tebligat tarihini takip eden günden itibaren 15 gün içinde ödenmesi halinde, 102-a/1 bendinde öngörülen ceza dörtte bir oranına karşılık gelen tutar üzerinden uygulanır.    

15 Nisan 2013 Pazartesi

ŞANTİYELERDE ÇOCUK VE GENÇ İŞÇİ ÇALIŞTIRILMASI

Genç işçi; 15 yaşını tamamlamış, ancak 18 yaşını tamamlamamış işçidir. Çocuk işçi ise 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış işçidir. Çocuk ve genç işçilerin sağlık ve güvenliklerini, fiziksel, zihinsel, ahlaki ve sosyal gelişmelerini sağlamak için çocuk ve genç işçilerin çalışma koşulları ayrıca düzenlenmiştir.

-  Ağır ve tehlikeli işler yönetmeliğine göre çocuk ve genç işçiler şantiye sahasında işçi
olarak çalıştırılamazlar. Şantiye muhasebecilerinin özellikle taşeronlara ait işçilerin yaşlarını çok sıkı takip etmeleri gerekir,

- Çocuk ve genç işçiler şantiyelerde, büro işyerlerinde büro işleri ve büro yardımcı işler pozisyonlarında çalıştırılabilirler,

- Çocuk ve genç işçilere iki saatten fazla dört saatten az süren işlerde otuz dakika, dört saatten yedi buçuk saate kadar olan işlerde çalışma süresinin ortasında bir saat olmak üzere ara dinlenmesi verilmesi zorunludur,

-  Çocuk ve genç işçilerin hafta tatili izinleri kesintisiz kırk saatten az olamaz,

-  Çocuk ve genç işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi en az 20 iş günüdür.

13 Nisan 2013 Cumartesi

İŞVEREN HAKLARI


İŞVERENİN İŞ SÖZLEŞMESİNİ HAKLI NEDENLE BİLDİRİMSİZ (DERHAL) FESİH NEDENLERİ

A. SAĞLIK NEDENLERİ

1. İşçinin Kusurlu Davranışı Sonucu Hastalanması veya Sakatlanması

İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa veya sakatlığa uğraması sonucunda ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla doğacak devamsızlığa uğraması durumunda iş sözleşmesi, işveren tarafından bildirimsiz olarak feshedilebilmektedir. Bir aylık süre ibaresi, takvim ayı anlamında değil, işçinin işe gelmediği son günden geriye doğru hesap
edilecek bir aylık süreyi belirtmektedir.

2. İşçinin Tedavi Edilemeyecek Hastalığa Tutulması

İşçinin tedavi edilemeyecek nitelikte hastalığa tutulduğunun ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun sağlık kurulunca saptanması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır. Böyle durumlarda işçiye yükletilebilecek kusur bulunup bulunmadığı hususu önem taşımamaktadır.

3- İşçinin Kusuru Bulunmaksızın Hastalık veya Kazaya Uğraması, Gebelik ve Doğum Nedeniyle Devamsızlıkta Bulunması

İşçinin kusuru bulunmaksızın hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi nedenlerle işe devamsızlığı durumunda, iş sözleşmesinin işveren tarafından bildirimsiz olarak feshedilebilmesi için, işçinin işyerindeki çalışma süresine (kıdemine) göre belirlenen ve İş Yasası’nın 17. maddesinde düzenlenen bildirim sürelerini altı hafta aşan devamsızlık yapılmış olması koşulu bulunmaktadır. Bu altı haftalık süre, doğum ve gebelik hallerinde doğumdan önce sekiz hafta ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı haftalık sürenin sonundan itibaren hesaplanması gerekmektedir.

B. AHLAK VE İYİ NİYET KURALLARINA UYMAYAN DURUMLAR

1. İşçinin İşvereni Yanıltması

İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıf veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması durumunda işveren iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshedebilir.

2. İşçinin Namus ve Şerefe Dokunacak Davranışlarda Bulunması

İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.

3. İşçinin Bir Başka İşçiye Cinsel Tacizde Bulunması

İşçinin işyerindeki herhangi bir işçiye cinsel tacizde bulunması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.

4. İşçinin Sataşmada Bulunması

İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.

5. İşçinin Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışlarda Bulunması

İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak(1) , işverenin meslek sırlarını açıklamak, işveren veya işyeri hakkında asılsız şikayet veya ihbarda bulunmak,(2) hasta olmadığı halde viziteye çıkmak,(3) izinsiz olarak işi veya işyerini terk etmek,(4) tepki amaçlı işi yavaşlatmak(5), gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda(6) bulunması durumunda işverenin bildirimsiz fesih hakkı bulunmaktadır.(7)
İşyerine gece hayat kadını getirilmesi(8) işçinin mesai saatleri içinde işverenden izin almadan kendi işini yapması,(9) işçinin müşterilerden rüşvet alması(10) işçinin, müşterilerin banka hesabından kendi adına virman yoluyla para çekmesi,(11) işçinin doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarına örnek gösterilebilir.

6. İşçinin İşyerinde Suç İşlemesi

İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle (hürriyeti bağlayıcı ceza ile) cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır. (12)

7. İşçinin İşe Devamsızlıkta Bulunması

İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır. (13)
İşçinin işe devamsızlıkta hangi sebeplerin haklı sebepler sayılacağı konusunda önceden belirlenmiş kesin ve objektif kıstaslar bulunmamakla birlikte, işverenin bireysel iş sözleşmesi veya işyeri iç yönetmeliğine konulacak hükümler yoluyla hangi sebeplerin işe devamsızlıkta haklı sebepler sayılacağının belirlenmesi durumunda, haklı sebep kavramı somutlaşmış olmakta ve bildirimsiz fesihte işverenlerin fesih işlemini hukuki yönden güçlendirmektedir.(14) İşçinin devamsızlığı akrabalarından birinin ölümü, dini görevlerini yerine getirmesi, tanıklık görevi, seçime katılma, eşin doğum yapması, eşin veya çocuğun hastalanması gibi haklı nedenlere dayanıyorsa ve işçi bu durumu işverene bildirmişse, işverenin sözleşmeyi feshi için haklı neden oluşmayacaktır.

8. İşçinin Görevini Yapmamakta Israr Etmesi

İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatılmasına(15) rağmen yapmamakta ısrar etmesi durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.(16)

9. İşçinin İş Güvenliğini Tehlikeye Düşürmesi veya İşverene Zarar Vermesi

İşçinin kendi isteği veya işi savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri kendi ücretinin otuz günlük tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.
Bu fesih nedeni, işçinin özen borcunun bir sonucu olarak düzenlenmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken konu, iş sözleşmesinin feshi için işçinin iş güvenliğini tehlikeye düşürecek davranışta bulunmasının yeterli olduğu, işçinin bu davranışı nedeniyle herhangi bir zararın meydana gelme şartının bulunmadığıdır. İşçinin kusuru olmaksızın ortaya çıkan zararlarda işverenin fesih hakkı bulunmamaktadır.
İşçilerin, yasa dışı greve kalkışmaları, işyerini işgal etmeleri, iş bitiminde işyerini terk etmeyerek iş başındaki işçileri işverene karşı kışkırtmaları bu kapsamda değerlendirilebilir.(17)

C. ZORLAYICI NEDENLER

İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması durumunda işverene iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme imkanı vermektedir. İşverene iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı veren zorlayıcı sebeplerle işçiye iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı veren zorlayıcı nedenler birbirinden farklıdır. İşçinin işyerinde çalışmasını bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı nedenin ortaya çıkması durumunda işçiye bu bir haftalık bekleme süresinde her gün için yarım ücret ödenmesi gerekmektedir. Bir haftalık bekleme süresi sonunda işveren iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshedip feshetmemekte serbesttir. Bu süre sonunda işverenin iş sözleşmesini feshetmemesi durumunda iş sözleşmesi askıda olup bu süre içinde işçinin ücret isteme hakkı bulunmamaktadır.

D. İŞÇİNİN GÖZALTINA ALINMASI VEYA TUTUKLANMASI

İşçinin göz altına alınması veya tutuklanması nedeniyle işe devamsızlığının İş Yasası’nın 17. maddedeki bildirim süresini (bildirim öneli) aşması durumunda işverenin iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme hakkı bulunmaktadır.

III. BİLDİRİMSİZ FESİH HAKKINI KULLANMA SÜRESİ

İş sözleşmesinin işveren ve işçi tarafından bildirimsiz feshinde uygulanma süresi 4857 sayılı İş Yasası’nın 26.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere” dayanarak sözleşmenin işveren veya işçi taraftan feshinin, taraflardan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl içinde kullanılması gerekmektedir. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmamaktadır. Zimmete para geçirilmesi, sahtecilik yapılması, rüşvet alınması vb. durumlar “işçinin çıkar sağladığı durumlar” olarak değerlendirilmektedir.(18) İş sözleşmesinin bildirimiz feshinde süre, sadece ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan durumlar nedeniyle yapılan fesihler için uygulanmaktadır. Bu anlamda örneğin sağlık, göz altına alınma veya tutukluluk gibi bildirimsiz fesih nedenlerine dayalı fesihlerde belirli böyle bir süre söz konusu değildir. Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak sözleşmenin işveren veya işçi taraftan feshinde söz konusu olan süre, feshe yetkili olan kişi veya kuruluşun fiili veya faili öğrenme (ıttıla) tarihinden itibaren başlamaktadır. Fesih kararının bir kurul tarafından verildiği durumlarda bu süre karar tarihinde işlemeye başlamaktadır. Sürekli nitelikteki fiillerde, bu sürenin başlangıcı süreç halindeki fiilin bitiş tarihidir.(19) Fesih hakkının kullanılması bakımından İş Yasası’nda öngörülen altı işgünü ve bir yıllık süreler hak düşürücü süre niteliğindedir. Bu sürenin dolması halinde “işçinin olayda maddi çıkar sağladığının sonradan anlaşılması” istisnası hariç, bildirimsiz fesih hakkı kullanılamaz.

www.iskanunu.com

İŞÇİ HAKLARI

İşçiler tarafından öğrenilmesi gereken bilgiler:
  • İşçi fiili çalışma gününde sigortalı olmak zorundadır.
  • Deneme süresinde sigorta olmaz kanısı yanlıştır. Deneme süresi bireysel iş
    hukuku ile,sigorta ise sosyal güvenlikle ilgili bir konudur.
  • İşçinin maaş indirimi,ücretsiz izin,ikramiye ve prim uygulamasının kalkması
    işverenin tek taraflı kararı ile olamaz.İşveren,işçinin yazılı onayını almalıdır.
  • İşçi kabul etmezse işveren işçiyi ya işten çıkarıp tazminatını peşin ödeyecek
    yada aynı koşullarda işçiyi çalıştırmaya devam edecektir.
  • Maaşını ve sosyal yardımlarını alamayan işçi işi bırakırsa bu durum istifa değil
    İŞÇİNİN HAKLI NEDENLE FESHİ sözkonusudur. Bu durumda işçi ihbar tazminatı
    hariç tüm haklarını işverenden isteyebilir.
  • İşçinin çalışma esnasında veya ortasında alınan ibraname veya istifa dilekçesi
    geçersizdir.
  • İşçinin maaş alacağı,yıllık izin ücreti alacağını ödediği ve işçinin iş akdinin fesih
    sebebinin ispatı İŞVERENE aittir. Eğer işveren ispatlayamazsa işçi alacağını hakeder.
  • Maaş ve izin alacağını belge ile ispatlamalıdır.İşçi emeklilik , muvazzaf askerlik
    ve ayrıca kadın işçiler evlendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde iş akdini feshedebilir.
    Bu durumda işçi ihbar tazminatı hariç diğer haklarını işverenden isteyebilir.
    İşverenin sigorta da tek taraflı giriş-çıkış yapması işçiyi bağlamaz.
  • Taşeronlu çalışılan işlerde asıl işverenlealt işveren birlikte sorumludur.
    (Örnek Büyükşehir Belediyesi nin taşeron şirketindeki güvenlik görevlisinin
    alacağından hem Büyükşehir Belediyesi hem taşeron şirket sorumludur.)
  • İşçi fazla mesai yaptığını tanıkla ispatlayabilir, bu durumda işveren ödediğini
    ispatlamak zorundadır.
  • Kıdem ve ihbar tazminatında zamanaşımı alacağın doğumundan itibaren 10 YIL,
    diğer alacaklar için 5 YIL dır. İş Kazasında ise kazadan itibaren 10 YIL içerisinde
    dava açabilir.

    http://www.ismagdurlari.org/

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ NE YAPMALI ?


İş Kanunu'na göre; ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretlerde mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.
Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemeyeceği ve yerine yeni işçi alınamayacağı, bu işlerin de başkalarına yaptırılamayacağı belirtilmiştir.
Ücretini aylık olarak alan işçilerin, çalıştıkları ayı izleyen ayın 20'sine kadar ödenmemesi halinde işçinin iş görme borcunu yerine getirmeyebileceği ve gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı belirtilmiştir.
Bu durumda işçilerin izleyebileceği iki yol
bulunmaktadır; birincisi, işi bırakmadan her gün mesai zamanlarında işyerine gelmek, ama çalışmamak. Ücreti ödenmeyen işçi, iş görme edimini yerine getirmekten kaçındığı takdirde, kendisine çalışmadığı süreler için ücret ödenmeyeceği gibi bu sürelerde sigorta ilişkisinden söz edilemeyeceğinden çalışılmayan sürelerde sigorta primi ödenmeyecektir. Yargıtay kararlarında işçinin iş görme borcunu yerine getirmekten kaçındığı bu sürenin ücretini işverenden talep etmesi mümkün olmadığı, zira işçinin çalışmaması kendi iradesi ile oluşmuştur. ( Resul Kurt )

Maaşları ödemeyen işveren, işçiye “sen neden çalışmıyorsun veya işi yavaşlatıyorsun” diyemez. İşçiler, toplu olarak işte çalışmıyor diye “işverene karşı ayaklandılar” diyemez. Bu durum işçilerin yasal hakkıdır. Maaşları ödemeyen işveren her zaman haksız olur.
Maaşı ödenmeyen işçi, ihtar çekmeden işten ayrıldığında işveren “2 gün üst üste işe gelmedi bu nedenle işten ayrıldı” diyemez. İşveren, maaş ödediğini ispatlamadığı takdirde işveren tamamen haksız konumuna düşmektedir. İşverence tutulan devamsızlık tutanakları tamamen geçersiz hale gelmektedir.
İşçi, işverene istifa dilekçesi yazmış olsa bile dava açtığında “ben maaşımı alamadım bu yüzden istifa yazdım” dediğince ihbar tazminatı hariç tüm haklarını işverenden alır. Maaş alamayan işçi, işi bıraktığında kıdem tazminatı, fazla mesai ücretlerini, yıllık izin ücretlerini, maaş ve sosyal hak alacaklarını, resmi ve dini tatil ücretlerini işverenden talep edebilir. Sadece ihbar tazminatını talep edememektedir.

http://www.ismagdurlari.org
 

12 Nisan 2013 Cuma

ŞANTİYE MUHASEBECİSİ İŞİNİ NASIL YAPMALI ?

       Şantiye muhasebeciliği sorumlulukları ağır olan karmaşık bir meslektir. Muhasebecinin işini; özelliklede kendini,kişiliğini kaybetmemesi için sahip olması gereken meziyetler vardır;

- Şantiye muhasebecisi herşeyden evvel işini Allah korkusuyla ve Allah ın razı olacağı şekilde yapmalıdır,

- Şantiye muhasebecisi şantiye içinde ve piyasada herşeye hakimdir ama onun bilgisi sadece şantiye şefi ve patronu içindir. Kasada ne kadar para var, piyasada kimin ne kadar alacağı var, ödemeler geldi mi, işçi alacakları ne kadar vs. konularda sadece
şantiye şefi ve patronu talep ettiğinde bilgisi konuşur; onun haricinde görmez, bilmez, duymaz,

- Şantiye muhasebecisi şantiye taşeronlarından ve piyasa esnafından asla hediye kabul etmez,

- Şantiye muhasebecisi şantiye parasını savurganlık yapmadan kullanmalıdır. Cemaatin imama uyacağı unutulmamalıdır,

- Şantiye muhasebecisi şantiyede şantiye şefi ve patrondan sonra gelen kişidir, bu nedenle ne olursa olsun işine ve şantiyeye sahip çıkar, işini en iyi şekilde yapmaya çalışır,

- Şantiye muhasebecisi işle arkadaşlığı ayırmasını bilir, iş durumlarında karşısındaki kim olursa olsun ciddiyetini korur.

- Şantiye muhasebecisi sabırlıdır, dikkatlidir ve işini severek yapar,

- Şantiye muhasebecisi sgk ve vergi mevzuaklarını sürekli olarak takip eder,

- Şantiye muhasebecisi yaptığı her işi muhakkak evrağa dayandırır,

- Şantiye muhasebecisi çok düşünür az konuşur.


11 Nisan 2013 Perşembe

ŞANTİYELERDE İŞ KAZALARI

5510 sayılı kanunun 13. maddesine göre aşağıdaki  durumlar iş kazası sayılmaktadır.

a) Sigortalının işyerinde bulunması esnasında meydana geliyorsa,
b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle,
c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın
sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında,

 Kaza olayının meydana gelmesi halinde iş kazası sayılmaktadır.

Ayrıca bir olayın iş kazası sayılabilmesi için; kazayı geçiren kişinin sigortalı olması, kazanın meydana gelmesi, kaza ile sonuç arasında uygun bir illiyet bağının bulunması kaza sonucu bedence veya ruhça özre uğraması ve bu unsurların bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir. İş kazası işin yürütümü sırasında meydana gelen olayı ifade etmekle birlikte yapılan işle ilgisi olmayan hal ve durumlarda meydana gelen olayları da kapsamaktadır. ( engelliler.gen.tr )


Şantiye içinde iş kazasının olması durumunda işçiye ilk yardım uygulayıp en yakın sağlık merkezine sevk ettikten sonra öncelikle bağlı bulunulan emniyet birimine bilgi verilmelidir. Burada 2 önemli husus vardır. Birincisi emniyet biriminin tutanak tutabilmesi için iş kazasının olduğu yerde herhangi bir oynama yapılmamalıdır. İkincisi ise iş kazasına uğrayan kişinin daha önceden emniyet birimine personel bildirgesi şeklinde bildirilmiş olmasıdır. Eğer bildirim yapılmamış ise firma çok ağır ceza alabilir.


İşçi hastaneden iş göremezlik raporu almış ise bunu hemen bağlı bulunulan mali müşavire bildirmek gerekir. Ayrıca mali müşavire kaza ile ayrıntılı bilgi verilmelidir. Çünkü mali müşavir iş kazası bildirim formu düzenleyip ilgili kurumlara acilen bilgi verecektir.

10 Nisan 2013 Çarşamba

PERSONEL İŞTEN AYRILIŞ İŞLEMLERİ

Eğer personel istifa ediyor ise işçinin elinden yazılı istifa dilekçesi ve ibraname alınır. İşveren çıkarıyorsa kıdem ve ihbar tazminatı vererek işçi çıkartılır. Ve yine işe girişte olduğu gibi polis ve jandarmaya personelin işten ayrıldığı bildirilir.

PERSONEL İŞE GİRİŞ İŞLEMLERİ

           İşe girişte istenen ve çalışanların özlük dosyalarında saklanması gereken belgeler oldukça fazla olmasına rağmen önemli olanlar şu şekildedir;
1-Nüfus cüzdan fotokopisi
2-İkametgah
3-Nüfus kayıt örneği
4-Sağlık raporu
5-Sabıka kaydı
6-Banka hesap numarası(maaşlar bankadan yatıyorsa)
          Bu belgeler alındıktan sonra nüfus kayıt örneği
bilgilerine göre asgari geçim indirimi ( AGİ ) formu düzenlenir; yine belirsiz süreli iş sözleşmesi, iş sağlığı ve güvenliği formu, eğer belirsiz süreli iş sözleşmesinde ilgili madde yok ise fazla mesai çalışması kabul formu imzalatılarak özlük dosyasında saklanır.

Bunların haricinde işe yeni giren personel bağlı bulunulan emniyet güçlerine bildirilmelidir. Bildirim yapmamanın ağır cezaları var. 

EXCEL DE CARİ HESAP HAZIRLAMA

Paket program kullanmayan şantiye muhasebecileri cari hesaplarını basit formüller yoluyla kendileri oluşturabilirler. Aşağıda anlattığım yöntemi kullanarak kendinize göre cari hesaplar oluşturabilirsiniz.
Ekteki gibi basit bir tablo oluşturabiliriz. Aldığımız faturaya ait bilgileri girdikten sonra fatura kdv dahil tutarı alacak hücresine, cariye ait yaptığımız çek,nakit,kk hertürlü ödemeyi alacak hücresine yazarız. Excel de 15. satıra borç ve
alacak toplamlarını formüller, 15. bakiye hücresine de alacak-borç formülü atarak firmanın bakiye hesabını oluşturabiliriz.







Cari hesabı oluşturduktan sonra bir cari hesap ana sayfası oluşturabiliriz. Çalışma kitabımızın altındaki rakamlar yukarıda oluşturduğumuz her bir cari hesap sayfasını gösteriyor. Ünvan kısmına firmanın cari hesap ünvanını yazarız. Daha sonra tabloda anlatıldığı gibi cari hesaba köprü kurarak tıkladığımızda direk o sayfaya gideriz. Bakiye kısmına ise tablodaki formülü girdiğimizde o anki bakiyesi cari ana sayfamızda gözükecektir.

Cari çalışma kitabımıza fatura listesi ve çek listesi adı altında 2 çalışma sayfası oluşturup buraya elimize geçen faturalara ve çeklere sıra numarası verip klasörlerimizde saklayabiliriz. Verdiğimiz sıra numarası sayesinde ihtiyaç duyduğumuzda erişmemiz çok rahat olacaktır.

Burada anlatılanlar tavsiyedir. Nasıl rahat ediyorsanız ona göre kendi tablolarınızı oluşturabilirsiniz.

EXCEL DE GÜNLÜK KASA HAZIRLAMA

Günlük kasa şantiyelerin olmazsa olmazıdır. Bir şantiye muhasebecisi için şantiye günlük kasası herşeyden önce gelir. Eğer paket program kullanmıyorsanız excel de kasa tutacaksınız demektir.

Excel de günlük kasa tutmak çok az bir formül bilgisiyle gayet kolaydır. Öncelikle aşağıdaki gibi bir kasa formatı oluştururuz. Kasa formatımızda devreden kasa olarak bir önceki günün sonraki güne devreden kasasını görecek şekilde E sütununa formülleriz. E16 ve F16
hücrelerine o günün toplam nakit giriş çıkışlarını formülleriz. E17 sütunu E16 sütunu ile F16 sütunu arasındaki farktır. E18 ise E17 ile F22 arasındaki fark olacaktır. E18 deki mevcut kasa hücresi, personeldeki iş avansları düşüldükten sonra cebimizdeki net parayı göstermelidir. Bu şekilde oluşturduğumuz 1 günlük kasayı bir excel kitabında her güne bir kasa olacak şekilde 31 sayfa çoğaltırız ve kasayı boş kasa olarak kaydederiz. Her ay başında boş kasaya o ayın ismini vererek çalışmalarımızı yapabiliriz.






ÇEK VE ÇEKİN ŞANTİYELERDE KULLANIMI


Çek bir bankaya hitaben yazılmış ödeme emri niteliğinde olan kıymetli bir evraktır.

Çek de Keşideci (Çeki düzenleyen), Muhatap (Çeki ödeyecek banka şubesi), Hamil (Keşide edilmiş çeki elinde bulunduran kişi) olmak üzere üç taraf bulunur.

Bir çekte keşide yeri ve tarihi, ödenecek rakam, ödeme yapılan firmanın ünvanının ve ödeme yapanın imzasının olup olmadığına dikkat edilmelidir.

Çekle ödeme yapacağımızda nelere dikkat etmeliyiz:



- Çekle ödeme yapmadan evvel çekin muhakkak fotokopisini almalıyız.
- Çeki karşı tarafa teslim ederken imzalı ve kaşeli tahsilat makbuzu almalıyız veya çek fotokopisinin altına aslını elden teslim aldım ve isim yazdırıp,kaşe,imza ve tarih attırmalıyız.
- Tahsilat yapıldığına dair makbuz veya çek fotokopisinin kendimiz için bir fotokopisini alıp aslını mali müşavire teslim etmeliyiz.
- Kendimize aldığımız fotokopiyi 2 nüsha yapıp birini ödeme yapılan firma cari dosyasına koyup diğerini oluşturacağımız çek dosyasında çeke sıra numarası verip muhafaza etmemiz yararımıza olacaktır.

8 Nisan 2013 Pazartesi

KDV TEVKİFATI VE ŞANTİYELERDE UYGULAMASI

Tevkifat sözlük anlamı olarak kesinti demektir. Kdv tevkifatı uygulamasında mal veya hizmeti veren tarafından devlete ödenecek olan verginin bir kısmı mal veya hizmeti alan tarafından devlete ödenir. Kdv tevkifatı uygulamasında amaç devletin Kdv alacağını teminat altına almasıdır.
Kdv tevkifatı şantiyelerde iş makinesi kiralama, beton ve agrega malzemeleri alımı, taşeron hakedişleri gibi durumlarda kullanılır.

Örnek : Bir iş makinesinin kdv hariç 10.000 TL hakedişi için hesap yapalım.

İş makinesi kiralama : 10.000 TL

Kdv % 18                  :   1.800 TL
Ara Toplam               : 11.800 TL
Kdv tevkifatı ( 2/10) :      360 TL
Genel Toplam           : 11.440 TL
Devlete ödenecek vergi : 1.440 TL

Burada kiraya verenin devlete ödeyeceği vergi 1.440 TL dir. Geriye kalan 360 TL kiralayan tarafından devlete ödenir.

6 Nisan 2013 Cumartesi

TABAN VE TAVAN ÜCRET KAVRAMLARI

Taban ve tavan ücret, sigorta primine esas ücret sınırlarıdır. Taban ücret asgari ücret değerine eşittir. Tavan ücret ise taban ücretin 6,5 katıdır.

2013 yılı için taban ücret 978,60 TL, tavan ücret ise taban ücretin 6,5 katı, yani 6.360,90 TL dir. SSK açısından brüt ücret bu iki sınır arasında olmalıdır.

İHBAR TAZMİNATI ALMA ŞARTLARI VE HESAPLAMA YÖNTEMİ

Belirsiz sürekli hizmet akitlerinde fesih bildirimi yapmadan veya bildirime uymadan işçinin işine son veren işveren, işçiye tazminat ödemek durumundadır. İhbar tazminatı, işçinin iş kanunundan doğan hakkıdır.

İhbar süreleri;
0 - 6 ay arası 14 gün ( 2 hafta )
6 - 18 ay arası 28 gün ( 4 hafta )
18 - 36 ay arası 42 gün ( 6 hafta )
36 ay üstü 56 gündür ( 8 hafta )

Nasıl hesaplanır ?
Brüt ücret / 30 = 1 günlük brüt
İhbar süresi * 1 günlük brüt = ihbar tazminatı brütü

İhbar tazminatı brütü * % 15 = gelir vergisi
İhbar tazminatı brütü * % 0,0759 = damga vergisi
İhbar tazminatı brütü - ( gelir vergisi + damga vergisi ) = Net ihbar tazminatı

Ayrıca işveren 2 4 6 ve 8 haftalık ihbar süreleri içerisinde, çalışana yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. Bu iznin süresi günde iki saatten az olamaz ve işçi isterse iş arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye ödenir. İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırırsa, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder.


KIDEM TAZMİNATI ALMA ŞARTLARI VE HESAPLAMA YÖNTEMİ

Kıdem tazminatı, işçinin çeşitli sebeplerle işyerinden ayrılırken işveren tarafından iş kanunu gereğince işçiye vermiş olduğu bir tazminat şeklidir.

Kıdem tazminatının hesabında, işçinin iş yerinde son aldığı giydirilmiş brüt ücret dikkate alınır. Giydirilmiş brüt ücret; çıplak ücret, yemek, yolluk vs. den oluşur.

 Hesaplama yöntemi :
İşten ayrılış tarihi - işe giriş tarihi = toplam gün
Son brüt maaş / 365 = 1 günlük brüt ücret
Toplam gün * 1 günlük brüt ücret = kıdem tazminatı brütü
Kıdem tazminatı brütü *  0,00759 damga vergisi = kıdem damga vergisi
Kıdem tazminatı brütü - kıdem damga vergisi = Net kıdem tazminatı

01.01.2013 - 30.06.2013 kıdem tazminatı tavanı : 3.129,25 TL
01.07.2013 - 31.12.2013 kıdem tazminatı tavanı : 3.218,76 TL

Ve kıdem tazminatı tavanının başbakanlık müşteşarına yapılan emekli ikramiyesi esas alınarak hesaplandığını!! biliyor muydunuz. 

Bir işçinin kıdem tazminatını hak edebilmesi için;
1-İşçi kendi isteği ile işten ayrılmamış olmalıdır,
2-İşçinin aynı işyerinde veya aynı işverene bağlı değişik işyerlerinde en az bir yıllık çalışma süresi olmalıdır.
3-İşçinin işveren tarafından ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan  davranışları nedeniyle işten çıkarılmamış olması,
4-İşçinin erkek ise muvazzaf askerliği nedeniyle işten ayrılmak zorunda kalmış olması,
5-İşçinin işten ayrılması, İş yasasının 24, maddesinde belirtilen işçinin haklı bir nedene dayanarak derhal işi bırakması hakkı şartına bağlı olması,
6-İşçinin emeklilik şartlarını yerine getirmiş olup emeklilik için  için müracaat etmiş olması,
7-Kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile iş sözleşmesini sona erdirmesi,
8-506 Sayılı Kanun'ca öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak (15 yıl 3600 gün şartı da dahil)  kendi isteği ile işinden ayrılan işçi kıdem tazminatı hakkı kazanır




İŞÇİNİN İŞYERİNDEKİ HAKLARI NELERDİR ?

1 - Sigortalı olma hakkı,
2 - İş güvenliği hakkı,
3 - Ücret hakkı,
4 - Kıdem tazminatı hakkı,
5 - İhbar tazminatı hakkı,
6 - Hafta ve genel tatil hakkı,
7 - Yıllık izin hakkı,
8 - Çalışma süresi hakkı,


ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ FORMU NASIL HAZIRLANIR VE ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ NASIL ÖDENİR ?

Çalışan personelden kendisine ait nüfus kayıt örneği istenir, eşinin ve çocukların çalışıp çalışmadığı,çocukların eğitim durumları sorularak agi formu doldurulur ve personele imzalatılır. Daha sonra form ve nüfus kayıt örneği dosyalanarak bağlı çalışılan mali müşavire gönderilir. Şantiye muhasebesinin yapacağı bu kadardır. Diğer bildirimler mali müşavire aittir.
 
Asgari geçim indirimi mevzuata göre maaş bordrosuna eklenerek banka aracılığıyla ödenir. Fakat birçok firma ne kadarda yasal olmasa da maaş ödemelerini banka ve elden olarak 2 parça halinde yapmakta. Bu durumda Agi lerin durumu sorun oluşturmaktadır. Agi, normal maaş haricinde kanunun sağladığı ekstra haktır. Dolayısıyla banka+elden şeklinde ödeme yapan şantiyeler agi tutarını elden ödemelerine eklemelidir.


ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ NEDİR? NASIL HESAPLANIR ?

Asgari geçim indirimi, bireyin veya ailenin asgari geçim düzeyini sağlayacak bölümünün toplam gelirden düşülerek vergi dışı bırakılmasıdır.
Asgari geçim indirimi; ücretleri gerçek usulde vergilendirilen hizmet erbabının elde ettiği ücret gelirinden takvim yılı başında belirlenen 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarına;  
Mükellefin kendisi için % 50 ‘si
Çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eşi için % 10'u
Çocukların her biri için ayrı ayrı olmak üzere ilk iki çocuk için % 7,5'i
Diğer çocuklar için % 5'i olmak üzere 

ücretlinin şahsi ve medeni durumu dikkat alınarak hesaplanan indirim oranlarının uygulanması sonucu bulunacak matrahın, Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde yer alan Gelir Vergisi tarifesinin birinci gelir dilimine uygulanan oranla çarpılması sonucu bulunacak indirim tutarının 1/12'sinin aylık olarak hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilmesi yoluyla bulunacaktır.

Örnek hesap (evli+eşi çalışmayan+çocuksuz);
Asgari ücret : 978,60 TL
Yıllık asgari ücret : 978,60 TL * 12 = 11.743,20 TL
Evli+eşi çalışmayan+çocuksuz agi oranı : 50+10 = 60
Gelir vergisi oranı : 15
Hesap : (11.743,20 TL /12 * 0,15 *0,60 = 88,07 TL

 Açıklanan asgari ücret üzerinden 2013 yılına ilişkin hesaplanan asgari geçim indirimi 2013 bilgileri aşağıdadır.

ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ 2013 HESAPLANMASINA İLİŞKİN TABLO

(Asgari ücret; 2013 yılı için aylık brüt 978,60 TL olarak dikkate alınmıştır)
ÜCRETLİNİN MEDENİ
DURUMU
AYLIK TUTAR
BEKAR
73,40 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞAN
73,40 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞAN           1 ÇOCUKLU
84,40 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞAN           2 ÇOCUKLU
95,41 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞAN           3 ÇOCUKLU
102,75 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞAN           4 ÇOCUKLU
110,09 TL

EVLİ EŞİ ÇALIŞMAYAN
88,07 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞMAYAN 1 ÇOCUKLU
99,08 TL
EVLİ EŞİ Ç ALIŞMAYAN 2 ÇOCUKLU
110,09 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞMAYAN 3 ÇOCUKLU
117,43 TL
EVLİ EŞİ ÇALIŞMAYAN 4 ÇOCUKLU
124,77 TL

BRÜT ÜCRET VE NET ÜCRET ARASINDAKİ FARK NEDİR ?

Brüt ücret, maaş üzerinden vergi ve sosyal güvenlik kesintilerinen düşülmemiş halidir. Uygulanan brüt ücret üzerinden % 14 Ssk işçi payı, %1 işsizlik sigortası işçi payı, %15 gelir vergisi, %o 7,59 damga vergisi kesintisi yapılır. Üzerine asgari geçim indirimi eklenerek net ödenecek asgari ücret belirlenir.
Bu hesaplamaya girmek istemeyenler için  ( brüt ücret*0,716 ) + agi yaklaşık olarak asgari ücretin netini verir.

ASGARİ ÜCRET NEDİR? ÖZELLİKLERİ NELERDİR?

Asgari ücret, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak minimum ücrettir!! 
Her yıl Aralık ayında toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ertesi yılın ilk 6 ayı ve sonraki 6 ayında uygulanacak asgari ücreti belirler. Asgari Ücret Tespit Komisyonu 5 işçi, 5 işveren, 5 de hükümet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşur.
Asgari ücret 16 yaşından büyükler ve küçüklen için ayrı ayrı belirlenir.
2013 yılı için komisyonun makul gördüğü asgari ücret 16 yaşından büyükler için ilk 6 ay brüt 978,60 TL , ikinci 6 ay brüt 1.021,50 TL; 16 yaşından küçükler için ise ilk 6 ay brüt 839,10 TL , ikinci 6 ay brüt 877,50 TL dir.

5 Nisan 2013 Cuma

ÖN MUHASEBE İŞLEMLERİ

Ön Muhasebe: İşletmelerin temel muhasebe işlemlerini takip etmektir. Ön muhasebe işletmenin parayla ifade edilen işlemlerini yani, işletmenin nakit parası, stokları, müşterileri, çekleri, senetleri, banka hesapları gibi temel unsurlarının kayıtlarını ve bunların hareketlerini takip etmek için kullanılır.
Ön muhasebe de aşağıdaki temel işlemler yapılır.
Kasa Hesap Takibi
Müşteri (Cari) Hesabı Takibi
Fatura/İrsaliye İşlemleri
Stok Giriş ve Çıkış Takibi
Müşteri Çek/Senetleri Takibi

İşletme Çek/Senetleri Takibi
Banka Hesap Takibi

Ön muhasebe tutmak işletmelerin muhasebesinin tutulduğu anlamına gelmez. İşletmelerin belgelerini muhasebe defterlerine işlemek, bu bilgiler ile mali tablolar ve raporlar düzenlemek, devletle olan ilişkileri düzenlemek (beyanname, ssk) serbest muhasebeci mali müşavirlerin görevidir. Örneğin bir beyannamenin mutlaka smmm tarafından düzenlenip onaylanması gerekir. Bu nedenle işletmenin muhasebe kayıtları mutlaka smmm tarafından ve ilgili kayıt sistemine göre tutulması gerekir.Muhasebe kayıt sistemleri belgelere dayanılarak yapılır. Bu belgeler ise işletmeler tarafından toplanır. İşte bu belgeleri düzenleyerek takip edecek kişilere ihtiyaç vardır. Bu kişilerde işletmelerin ön muhasebesini tutmuş olurlar. Yine işletmeler tarafından çok kullanılan işlemlerde ön muhasebe tarafından takip edilebilir. Örneğin, stok durumları, çek ve senet durumları, banka hesaplarındaki durumlar gibi..

Ön Muhasebe Nasıl Öğrenilir:
Ön muhasebe öğrenmek için yukarıda belirtilen temel işlemleri yapabilmek yeterli olabilmektedir. Bu temel işlemleri takip ederek işletmeye ve işletmenin muhasebesine yardımcı olunacaktır. Bunlardan bazıları şöyledir:
Kasa Hesabı Takibi: İşletmenin nakit işlemlerini takip etmektir. Bunu için bir kasa defteri tutulabilir. İşletmenin nakitleri bu defter ile tekip edilebilir. Kasa hesabında işletmeye nakit girişi ve nakit çıkışı olduğu zaman hareket meydana gelir. Bu nedenle her nakit hareketinde kasa defterine kayıt yapılır. Yapılan tahsilatlar ve ödemeler kasa bölümünde izlenir. Böylece işletmenin nakit parası takip ederek günlük gelir ve gider takibi yapılır.
Müşteri (Cari) Hesabı Takibi: İşletmenin birlikte çalıştığı müşterileri takip etmektir. İşletme alıcılarına mal ve hizmet satar. Böylece işletmeye borçlanırlar. İşletme satıcılarından mal ve hizmet alırlar. Böylece işletme satıcılara karşı borçlanır. Cari hesap takibinde buradaki alıcılar ve satıcılar takip edilir. Alıcıların ve satıcıların borç ve alacakları izlenir.
Fatura/İrsaliye İşlemleri: İşletme mal veya hizmet sattığı zaman fatura kesilir. Mal veya hizmet aldığında ise fatura alınır. Buradaki fatura kesme işlemini, gelen, giden fatura ve belgeleri takip eder.
Stok Giriş/Çıkış Takibi: İşletme mal aldığı zaman bunları giriş yapar, mal atıldığı zaman da stoklardan düşer. Böylece malların yani stokların takibini yaparak azalan malları veya biten malları belirleyebilir. Alış faturası ile stoklarımızda artış, satış faturası ile de stoklarımızda azalış meydana gelir.
Çek/Senetleri Takibi: İşletmenin veya müşterilerin çek-senetlerini takip eder. Çek-senetlerin giriş çıkışlarını kaydederek, ne kadar tahsil edilecek ve ne kadar ödenecek çek senet olduğu bilinir. Bunların vadeleri de takip edilerek, ödeme günlerinde ödemeler yapılır, tahsil günlerinde tahsilatlar yapılır.
Banka Hesap Takibi: İşletmenin bankalardaki hesaplarını durumu takip edilir. Bazen işletmenin kasasında nakit olmadığı durumlarda banka hesapları kullanılır. İşletmenin çek ve senetlerinin vadeleri takip edilerek bankada çek veya senedin tahsili için para olup olmadığı takip edilir. Dışarıdan gelen ödemelerde banka hesabı kontrol edilir.

kaynak: muhasebedersleri.com

3 Nisan 2013 Çarşamba

FATURA VE ÖZELLİKLERİ

FATURA 1. Fatura tanımı: Fatura nedir? satılan mal ve yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı tutarı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tacir tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.
2. Faturada bulunması gereken bilgiler:
- Fatura ibaresi,
- Faturanın düzenlenme tarihi, seri ve sıra numarası,
- Maliye Bakanlığı ibaresi veya noter tasdik mührü şekli,
- Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası,

- Alıcının (müşterinin) adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası,
- Malın ve hizmetin türü, miktarı, birim fiyatı ve tutarı,
- Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası,
- Kaşe ve imza
3. Faturanın düzenlenmesinde dikkat edilecek konular:
- Faturalar sıra numarası dahilinde düzenlenir.
- Faturalar mürekkepli kalem ile daktilo veya bilgisayarla düzenlenir.
- Faturalar en az bir, asıl bir örnek (suret) olarak düzenlenir.
- Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami 7 (yedi) gün içinde düzenlenir. Bu süre içinde düzenlenmemiş faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.
- Faturalar Türkçe olarak düzenlemelidir.